Prehistorya, insanlığın yazılı tarihe sahip olmadan önceki uzun dönemi kapsar. Bu dönem, yaklaşık 2,5 milyon yıl önce ilk homininlerin ortaya çıkışından, MÖ 3000 civarında ilk yazı sistemlerinin gelişmesine kadar uzanır. Prehistorya, taş devri, tunç devri ve demir devri gibi alt dönemlere ayrılır.
Buzul Çağı: Prehistorya döneminin önemli bir kısmı buzul çağları ile karakterize edilir. Bu dönemlerde, dünya iklimi soğur ve kar kütleleri genişler. Buzul çağları, insanlığın evrimini ve göçlerini önemli ölçüde etkilemiştir.
Prehistorya Döneminde Yaşam:
- Avcılık ve toplayıcılık: Prehistorya döneminde insanlar avcılık ve toplayıcılıkla geçimlerini sağlıyorlardı. Mevsimlere göre göç ediyor ve doğal kaynaklardan yararlanıyorlardı.
- Alet yapımı: Taş, kemik ve ahşap gibi malzemelerden aletler yapıyorlardı. Bu aletler avcılıkta, toplayıcılıkta ve günlük yaşamda kullanılıyordu.
- Ateşin kullanımı: Ateşin kullanımı, insanlığın evriminde önemli bir dönüm noktasıdır. Ateş sayesinde insanlar yiyeceklerini pişirebiliyor, ısınabiliyor ve yırtıcılardan korunabiliyorlardı.
- Barınma: Mağaralar ve basit barınaklarda yaşıyorlardı.
Buzul Çağının Etkileri:
- İklim değişikliği: Buzul çağları, dünya ikliminde önemli değişikliklere yol açtı. Bu değişiklikler, bitki örtüsünü ve hayvan yaşamını etkiledi.
- Göçler: Buzul çağlarında insanlar, daha sıcak bölgelere göç etmek zorunda kaldılar. Bu göçler, insanlığın farklı coğrafyalara yayılmasına katkıda bulundu.
- Teknolojik gelişmeler: Buzul çağları, yeni aletlerin ve teknolojilerin geliştirilmesine yol açtı. Örneğin, insanlar daha soğuk iklimlerde hayatta kalabilmek için giysilerini ve barınaklarını geliştirdiler.
Prehistorya Döneminin Sonu:
Prehistorya dönemi, MÖ 3000 civarında ilk yazı sistemlerinin gelişmesiyle sona erer. Yazının icadı, insanlık tarihinde yeni bir çağın başlangıcıdır.
Prehistorya ve Buzul Çağı, insanlığın evriminin ve dünya tarihinin önemli bir bölümünü oluşturur. Bu dönemi anlamak, insanlığın nereden geldiğini ve nasıl bu kadar ilerlediğini daha iyi anlamamızı sağlar.